7 Şubat 2008 Perşembe

HİPER AKTİF ÇOCUKLARIN ÖZDEĞERLERİNİ GELİŞTİRME

ANNE BABALAR İÇİN HİPERAKTİF ÇOCUKLARIN VE GENÇLERİN ÖZDEĞERLERİNİ GELİŞTİRMEYE YÖNELİK YÖNTEMLERÖzdeğer, çocukların ruhsal hayatının en önemli parçasıdır. Özdeğerin iyi gelişmiş olması hayatın gereklerini yerine getirebilmekle yakından ilgilidir ve strese karşı koruyucu bir etkendir.Özdeğer eksikliği ise olumsuz davranışlara ve okuldaki başarısızlığa yol açar. Dikkatsizlik,düşüncesizce hareket etme ve aşırı hareketliliklerinin bir sonucu olarak Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Sendromu görülen çocuklar ve gençler özdeğerle ilgili problemler geliştirme riski taşırlar. Hiperaktif çocukların çoğu çevreden olumsuz tepkiler alırlar. Böylece hiperaktif çocukların kendilerine bakış açıları son derece olumsuz olabilir: "Ben işe yaramazın tekiyim, anne-babama acı çektiriyorum." gibi. Bunu açıkca ifade etmeseler bile davranışları giderek kendilerine bakış açılarıyla adeta uyum sağlar ve gerçek bir "yaramaz" ve "başbelası" gibi davranmaya başlayabilirler. Kendilerine olumlu bakmalarını sağlamak, Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Sendromu olan çocukların kendilerini daha iyi hissetmelerine ve davranış kusurlarını azaltmalarına yardımcı olabilir. Anne babalar ve diğer önemli yetişkinler özdeğeri arttırmada hayati bir rol oynayabilirler.Özdeğer araştırmalarında çocuklarda yetersiz özdeğerle bağlantılı birçok önemli etken belirlendi:1.Olumsuz veya gereksiz düşünmek.2.Duyguları ifade etme ve problem çözme gibi önemli beceri eksiklikleri.3.Çocukla yaşayan ve onunla iletişim kuran anne-babalardan ve diğerlerinden gelen olumsuz ve sürekli eleştirici görüşler.ÇOCUĞU GEREKSİZ DÜŞÜNMEKTEN VAZ GEÇİRİNDikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Sendromu olan çocuklar günlük hayatta başlarına gelen olumsuz olaylar yüzünden zamanla herşeye olumsuz bakar hale gelirler. Özdeğer yetersizliğine özgü dört çeşit olumsuz düşünce tanımlanmıştır.Bunlar:1.Kendini katı biçimde yargılamak.(Örnek:Ben dünyanın en tembel öğrencisiyim.)2.Başkalarından aldığı olumsuz tepkileri fazlasıyla genelleştirmek.(Örnek:Öğretmeninden azar işittiği zaman 'Beni zaten hiç kimse sevmiyor.') 3.Önemli konulardaki başarısızklara çok fazla takılmak.4.Kendini hataları yüzünden suçlamak,başarılarındaki payını azımsamak.Kafası bu şekildeki düşüncelerle dolu olan çocuklara:*Kendi olumsuz düşüncelerini tanımlamaları,*Bu düşüncelerin gereksiz olduğunu öğrenmeleri,*Bu gereksiz düşüncelere daha işe yarar düşüncelerle karşı koymaları öğretilebilir.Anne-babalar çocuklarına olumsuz düşüncelerini belirlemelerinde; bunları anlamalarında yardımcı olabilirler. "Neden böyle düşünüyorsun?" ya da "Böyle düşündüğünde neler hissediyorsun?" gibi sorular sorarak çocuğun bu olumsuz düşünceleri ve bunların harekete geçirdiği duyguları değerlendimesini sağlayabilirler. Çocuklarının gereksiz düşünceler yerine yararlılarını düşünmesine yardımcı olabilirler.Örneğin; "Ben işe yaramazın tekiyim." diye düşünen bir çocuğa, bu olumsuz düşüncesine karşılık iyi davrandığı durumlardan örnekler verilebilir. Taklit etmelerini ya da olumlu düşünmeyi örnek almalarını sağlamak anne-babaların çocuklarının gereksiz düşüncelerini değiştirmeleri için başka bir yoldur. Anne-baba kendisinin gereksiz düşünce sergilediğini farkederse; örneğin; "Pes ediyorum. Her şeyi denedim. Daha fazla yapabileceğim bir şey yok." yüksek sesle konuşabilir. Diğer bir örnek; "Bu durumu bir mazeret olarak kullanamam. Hayatımın sorumluluğunu üstlenmeliyim."Hatalarla ve başarısızlıklarla başa çıkmayı öğrenmek hiperaktif bir çocuk için özellikle önemlidir. Çocuk bir hata yaptığı zaman utanmamalıdır. Bunun yerine,eğer gerekliyse,çocuğa bu hata için bir yaptırım uygulanmalı ve bu durumda ne ders çıkarılabileceği sorulmalıdır.Unutmayınız ki ;herkes hata yapabilir ve hata yapmak doğaldır.Çocuğa hata yapmanın aptal ya da kötü olmak anlamına gelmediği öğretilmelidir. Anne-baba başarısızlıkları ön plana almamalı, çocuğa önemli olanın denemeye devam etmek olduğunu vurgulamalıdır. Çocukların başarılarında kendi paylarını görmelerine ve güçlerini geliştirmelerine yardımcı olmalıdır. Böylece çocuklar kendilerini daha iyi hissederler ve hatalarının, başarısızlıklarının üstesinden gelirler. ÖNEMLİ BECERİLERİ ÖĞRETİNKişinin kendisini nasıl hissettiğini ifade edebilmek çok önemli bir beceridir. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Sendromu olan çocuklar, duygularını anlamakta ve anlatmakta zorlanırlar. Duygularını ifade edecekleri yerde, onları gizleyebilir ya da 'patlayabilirler'. Duyguları ifade etmek her zaman işe yaramasa da, çocukların sorunlarla başa çıkmasına ve kendilerini daha iyi hissetmesine yardımcı olabilir. Çocukları her tür duyguyu ifade etmeye cesaretlendirmek önemlidir. Bunun için çocukların dil becerilerini geliştirmeleri gerekir. Çocuklar anne-babalarının davranışlarını örnek aldıkları ya da taklit ettikleri için, anne-babaların kendi duygularını açıkça ifade edebilmeleri çok önemlidir. Anne-babalarının duygularından uygun şekilde bahsettiklerini görünce, kendileri de muhtemelen böyle yapacaklardır. Çocuğun günlük olayları bunlar hakkında ne hissettiğini yazdığı bir duygu günlüğü tutması da ona yardımcı olabilir. Böyle bir yöntem, hissettiklerini belli olaylara bağlayarak, çocuğun bu duyguların nereden geldiğini anlamasını sağlar.Sosyal sorunları etkili ve uygun bir şekilde çözebilmek ayrı bir hayat becerisidir. Etkili sorun çözmek, sorunla karşılaşınca onu tanımlayabilmek, harekete geçmeden önce durmak ve düşünmek ve sorunu çözmek için bir eylem planı yapabilmeyi gerektirir.Hiperaktif çocuklar atılgandırlar. Tam da bu yüzden alternatif yolları, davranışlarının sonuçlarını düşünemezler. Bir çözüme kalkıştıklarında plan izlemeyebilir ya da planlarının işleyip işlemediğini değerlendiremeyebilirler. Ama hiperaktif çocuklara sorunların birden fazla çözümü olduğunu görmeleri ve iyi seçimler yapmaları için yol gösterilebilir. Aşağıdaki beş-basamaklı yöntem çeşitli sorunları çözmek için kullanabilir:1.Dur!Sorun nedir?2.Planların neler?3.En iyi plan hangisi?4.Planı uygula.5.Plan işe yaradı mı?Anne-babalar çocuklarının sorun çözmeyi öğrenmesine,onları bu yöntemi uygulamaya teşvik ederek yardım edebilirler.ONU ÖVÜN VE İLGİ GÖSTERİNHiperaktif çocuklarda özdeğer, onların çevrelerindeki kişilerle, özellikle de anne-babalarıyla nasıl iletişim kurdukları ile ilgilidir. Eğer anne-baba çoğunlukla çocuğun olumsuz davranışları üzerinde duruyorsa, çocuk çevresinin kendisini kötü biri gibi gördüğünü düşünür. Bu da özdeğer eksikliğiyle sonuçlanır.Örneğin, sürekli çocuğun okuldaki başarısızlığı üzerinde durulursa, çocuk kendini tembel bir öğrenci olarak görmeye başlar ve iyi olduğu yanları görmeyebilir. Aksine, başarıları üzerinde durmak çocuğun kendini daha iyi hissetmesini sağlar. Olumsuzların varlığında bile olumlu eleştirilerin arttırılması çocuğun güçlü ve zayıf yanlarını belirlemesine ve kendine iyi bir bakış açısı geliştirmesine izin verir. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Sendromu olan çocuklarla iyi ilişki kurmanın temel yolu, onların olumlu davranışlarını farkedip desteklerken olumsuz davranışlarına daha az dikkati çekmektir. Olumlu bir anne-baba çocuk ilişkisi için, iyi davranışlar, anında ve sık sık övülmeli, ödüllendirilmelidir.Yalnızca büyük değil küçük şeyler için de olumlu eleştirilerde bulunulmalıdır. Çocuğu, onun tercihleri doğrultusunda teşvik edin. Bunlara ek olarak, çocukla çeşitli aktivitelerde bulunmak için zaman yaratmak çok önemlidir. Böyle zamanlar anne-baba çocuğun birbirlerini dinlemeleri ve anlaşmaları için iyi bir fırsattır. Ama anne-baba ve çocuk beraber yapılacak aktiviteleri seçerken eşit söz hakkına sahip olmalıdırlar.ÖZETÖzdeğer, Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Sendromu görülen çocuklar ve gençlerde hayatın gereklerini yerine getirebilmeyi açıkça etkiler. Her hiperaktif çocukta özdeğer yetersiz olmasa bile çocuklar bu alanda problem yaşama riski taşırlar. Onların kendilerini nasıl algılayıp, ne kadar değer verdiklerini izlemek önemlidir.Bu çocukların özdeğer problemi geliştirmelerini engellemek ve kendilerine iyi bir bakış açısı oluşturmalarını sağlamak için:1.Gereksiz düşünceyi bıraktırın.2.Duygularını ifade etmek ve problem çözmek gibi becerileri öğretin.3.Olumlu iletişim kurun.Bu makalede sunulan yöntemler anne-babalara yukarıdaki amaçları gerçekleştirebilmeleri için yardımcı olmaya yöneliktir.Çocuklarının özdeğerleri ile ilgili soruları ya da endişeleri olan anne-babaların daha fazla bilgi için kendi doktorları ya da bir ruh sağlığı uzmanı ile görüşmeleri teşvik edilmelidir.

(alıntıdır...)

Hiç yorum yok: